Trani
Şehrin Antik Romalı ismi "Turenum"'dur. Bu isim Grek mitik kahramanlardan olan Dıomedes'in bir diğer ismi olan "Tirenum" olarak da bilinmektedir. Bu şehre dair elimizde bulunan ilk yazılı belge bir antik yol menzilleri rehber belgesi olan "Tabula Peutingeriana" eserinin 13. yüzyılda yapılmış olan bir kopyasında bulunur. Trani şehirsel yerleşkesi hakkında bilgi nisaneleri ancak Orta Çağ'da 9. yüzyıla kadar geriye gitmektedir. Şehrin önce Lombardlar ve sonra Bizanslılar tarafından ele geçirilip idare edildiği bilinmektedir.
Trani şehrinin en şaşaalı dönemi 11. yüzyıldadır ve bu dönemde Araplar tarafından yıkılıp tahrip edilen antik Canosa di Puglia şehri yerine bir Katolik Kilisesi başpiskoposluk merkezi olmuştur. Bu dönemde Trani limanı da Adriyatik Denizi üzerinde en önemli bir liman haline geçmiştir. Trani şehrinin hazırlayıp 1063'te ilan ettiği "Ordinamenta et consuetudo maris" adlı kanun Batı Avrupa'da deniz ticaret hukuku hakkında kodifiye edilip yazılmış ve yayınlanmış ilk kanun olmuştur. Bu dönemde İtalya'nın Akdeniz ticaretin önemli olan şehirsel denizcilik cumhuriyetleri (Amalfi, Pisa, Ragusa, Venedik) tüccar ve banker ailelerinin temsilcileri ve devlet konsolos-elçileri de Tranı'da yerleşmişlerdi. 12. yüzyılda Trani şehrinin Venedik'te bir devamlı konsolos-elçisi bulunduğu da belgelidir. Bu dönemde Trani Kuzey Avrupa ülkeleriyle de, hatta İngiltere ile, yakın ticari ilişkiler kurmuş ve bu ülkelerde konsolosluklar ihdas etmişti. Haçlı seferleri sırasında Adriyatik Denizi'nde bulunması dolayısıyla Trani çok önemli bir Haçlılar üssü olmuştur. Kudüs'te kurulan "Tapınak Şövalyeleri"'nin batı Avrupa ile bağlantılarının Trani limanından yapıldığı bilinmektedir. Şehirdeki "Ognisetti Kilisesi" Tapınak Şövalyeleri hastanesinin günümüzde ayakta bulunan tek kısmıdır.
13. yüzyılda Trani limanı ve şehri İtalya'yı eline geçiren Kutsal Roma Germen İmparatoru II. Friedrich'in bir ussu olmuş ve bu dönemde şehir büyük refah çağı yaşamıştır. Şehrin limanındaki masif kale bu imparator tarafından yaptırılmıştır.